Akıcı Konuşma Bozukluğu: Kekemelik

  • Tarih: 26 Ocak 2023

Dünyada en sık görülen Akıcı Konuşma Bozuklukları arasında “Kekemelik” ilk sırada bulunmaktadır. Dünyada görülme oranının yüzde 1 seviyesinde olduğu öngörülmektedir.

Çok karakteristik biçimde çocuklukta başlayan kekemelik çocukların yüzde 5’inde gözlenirken, yine çok tipik şekilde yüzde 80’ni kendiliğinden kaybolur.

Kekemelik; konuşma akıcılığında ve ritminde, duraksamalar, uzatmalar , tekrarlar ve bu tabloya eşlik eden beden hareketleriyle konuşma akıcılığının bozulması hali şeklinde tanımlanıyor. En çok 2 ila 7 yaşlarda, sıkılıkla da 3-5 yaşta arasında, kız çocuklarına oranla erkek çocuklarda daha ağır bir seyir izliyor. Kekemelik problemi olanların akrabalarında da kekemelik hikayesi olması, genetik bağlantıyı daha çok tartışılır kılıyor.

Zemin oluşturucu faktörler neler?

Bilimsel araştırmalar çocuklukta ortaya çıkan kekemeliğin fizyolojik etkenlere dayandığını ortaya koyuyor. Genetik faktörlerin de yüzde 50 etkileri olduğu biliniyor. Yine yanlış bilinenlerden biri de kekemeliğin stres faktörüyle bağlantılı olarak psikolojik olarak düşünülmesi. Oysa psikolojik etkenlerin sadece bir tetikleyici olduğu ön görülüyor. Daha çok öğrenme ve alışkanlıklar önemli rol oynuyor. İşte bu nedenle kekemeliği olan kişiler kekelediklerinde ayak vurma, göz kırpma veya el sallama gibi hareketler yapabiliyor. Çünkü bu hareketleri yaptıklarında kendilerine yardımcı olacağını düşünüyor.


Kekemelik Rehabilitasyon ve Terapileri Bursa’da Odyomed İşitme ve Konuşma Merkezinde Uygulanıyor

Odyomed İşitme ve Konuşma Merkezi Bursa Uzmanları Bilgilendiriyor

Kekemelik sorunu olan kişilerde konuşma akıcılığının bozulması, engellere takılması psikolojik olarak olumsuz bir etkiye sahip. Haliyle bu tablo, sosyalleşmeye, iletişim kurmaya, toplum içine çıkmaya da engel teşkil edebiliyor. Konuşma bu evrede, müdahale edilmediğinde, profesyonel bir yardım alınmadığında daha da karmaşık ve çok katmanlı bir probleme dönüşüyor.

 Hatalı yaklaşımlar!

  • Kekemelik problemi olan çocuklara söylemek istediği kelime veya cümle tamamlanmamalı.
  • “Sakin, yavaş yavaş anlat, acele etmene gerek yok” gibi telkinlerin faydası değil zararı var.
  • Kekeme çocuğun konuşmasını tamamlayıncaya dek, onunla göz temasında kalmak, ne anlattığını dikkatle dinlemek çok önemli ve değerli. 
  • Bu sorunu serin kanlı ve medeni biçimde konuşmak, profesyonel destek almak en doğrusu.
  • Nasıl konuşması gerektiğini anlatmak, zorlamak ise önemli bir hata.  
  • Yavaş ve doğal bir biçimde konuşun ve onu konuşması için zorlamayın.
Sohbet penceresi aç
1
Canlı Destek
Merhaba,
Nasıl yardımcı olabiliriz?